
Flüt; çoğu orkestra, topluluk ve nefesli gruplarında soprano sesi veren enstrüman olarak kullanılmaktadır. Flütlerin büyük bir çoğunluğu metalden yapılmaktadır ve bir ucunda ağızlık olan bir tüp şeklindedir. Müzisyen flütü yatay olarak tutup ağızlıkta bulunan oval şekilli bir parçadan içeri üfler. Aynı anda düğme denen tuşlara basar. Bu tuşlara basılıp bırakıldıkça flütte değişik tonlar oluşturan delikler açılır.Do anahtarında akort edilen orkestra flütü en popüler flüt türüdür ve 3 oktavlık bir ses genişliği vardır. Flüt ailesinin diğer üyeleri piccolo, alto flüt, bas flütten ibarettir.
Batı Müziğinde en çok kullanılan şekliyle kullanılan flüt cinsi olan Yan Flütün Çin’de M.Ö. 900 yılından beri kullanıldığı bilinmektedir. Flüt, Avrupa’ya 12. Yüzyılda, öncelikle Almanca konuşulan bölgeler olmak üzere, girmiş ve ilk önceleri çoğunlukla askeri bandolarda kullanılmıştır. Alman Flütü isminin verilmesi bu zamana denk gelmektedir. Flüt daha sonra 16 ve 17. yy da Oda müziğinde kullanılan bir enstrüman haline dönüşmeye başlamıştır. Bu ilk flütler, 6 parmak deliğinden ibaret tek parçadan oluşmaktaydı. Ancak 1600’lerde, flüt birbirine bağlı 3 parçadan ibaret olarak yeniden tasarlanmıştır. Aşamalı olarak, flüte daha fazla tuş eklenmiş ve orkestra parçalarında yerini almaya başlamıştır. 1800’lü yıllarda 4 tuşlu flüt en çok kullanılan türü olmakla beraber, 8 tuşlusu da geliştirilmiştir. Günümüzde silindir şeklinde, 13 veya daha fazla ton delikli ve basmalı tuşlu Bohemia Flüdü en çok kullanılan cinsidir.
Copyright © 2011 MEDARMONİ SANAT
|